Sayfalar

23 Ocak 2011 Pazar

Sahabeler Şehri: Şam
















Çocuk yaştaki Efendimiz'in (sas) peygamber olduğunu anlayan ve onunla özel olarak görüşen Rahip Bahira'nın manastırı...

















Peygamberimiz'in (sas), 12 yaşında geldiği ve Semur ağacının altında oturduğu Busra'daki kendisinin ve devesinin ayak izi...
 

Suriye'de nereye giderseniz gidin, ülkenin kalbi hükmündeki Şam'da konaklamalısınız mutlaka. Peygamber Efendimiz'in (sas) Anadolu'yu da içine alacak şekilde "Şam Allah'ın yeryüzünde yarattığı, güzelliğini gösteren bir ben'dir" diye buyurduğu bu güzel şehri bir gece vakti Kaisun Dağı'ndan izlerken, 'boynunu hurmalıkların arasından güneydeki çöle doğru uzatıp yatmış bir deveyi' andırdığını da müşahede eder, buradaki sahabe ve büyük zatların huzuruna konuk olup, bu topraklara sırlanan insanların ruhaniyetini hissedebilirsiniz. Üç minareli Emeviyye Camii Şam'ı gezmek için ilk durak. Camide Hud (as) ve Hızır (as)'ın makamlarının bulunduğunu da söyleyelim. İçeride Hz. Yahya (as) peygamberin başı olmayan cesedinin bulunduğu kabrinin önünde huzurunda durmayı unutmamalı. Şehit edilen mübarek başını caminin diğer kısmındaki Efendimiz'in torunu Hz. Hüseyin'in (as), Yezid tarafından kesilen mübarek başının yer aldığı türbe tamamlar. Caminin yanında dualarınıza iştirak etmeyi bekleyen büyük kumandan Selahaddin-i Eyyubi'ye Fatihalar okuduktan sonra Osmanlı'dan kalan Hamidiye Çarşısı ve Şam İstasyonu'nda soluklanabilirsiniz.

Ve sonra Sahabe-i Kiram'dan 20 kişinin bulunduğu söylenen Babussağir Kabristanı... Hemen girişinde bulunan mütevazı bir türbeden kulağınıza gelen ezan sesi: Bilal-i Habeşi (ra)... Mezarı şerifi de kendisi gibi utangaç... Mescitte, utancından hep bir ağacın arkasına saklanıp başını eğerek Resulullah'a bakan ve Efendimiz'in "Sevmekle emrolundum" dediği mübarek... Ve Bilal'in ardından her sabah namazının ardından ezan okuyan arkadaşı, Abese Suresi'nin nazil olmasına sebep olan görme engelli Abdullah İbn-i Ümmü Mektum (ra)... Ve dualarınıza amin demesi için Şeyhü'l Ekber Muhyiddin İbn-i Arabi'nin (rh) Salahiyye'deki muhteşem kokulu türbesinde diz çöküp el açma zamanı... Fatih Sultan Mehmet'in İstanbul'u fethedeceğini, Yavuz Sultan Selim'in Şam'a geleceğini manevi keşif yoluyla haber veren Arabi'nin huzurunda cahilliğimize ve acizliğimize ne kadar gözyaşı döksek az...















Neva'daki Riyazüssalihin'in müellifi İmam Nevevi'nin (ra) mezarından çıkan ağaç üzerinde beliren Arapça 'Muhammed' yazısı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

muzafferbadem@hotmail.com