Machado de Assis, şair ve romancı...Hemen hemen bütün edebi türlerde romanı vardır.
Büyük bir Brezilyalı yazar olarak kabul edilir.
(Machado de Assis, poet and novelist whose work extends to almost all literary genres, is widely regarded as the greatest Brazilian writer.)
Brezilya kültürü bir ırksal etkiler karışımıdır. Mimari, heykeltraşlık ve resimde, 17’nci yüzyılın ortalarından beri gelişen Portekiz tarzı görülmektedir. Minas Gerais eyaletindeki Ouro Preto ve Diamantina; Pernambuco’daki Olinda; Maranhão’daki São Luiz ve Bahia’daki Salvador gibi kentler UNESCO’nun seçtigi Dünya Miras Listesindeki yerlerdir ve Brezilya’daki Barok etkisinin inanılmaz yayılımını ve gücünü nefis bir şekilde tanımlarlar. Kendi çağlarında bunlar ve Recife ve Rio de Janeiro gibi diğer şehirler, O zamanlarda çoğu Avrupa kentlerini de gerçekten aşan Amerika’nın en büyük şehir merkezleriydi.Yerli unsuru, zengin bir mit ve dinsel tören; dans ve müzik; kuştüyü süsler ve beden boyama geleneği katkısında bulunmuştur. Öte yandan, Afrika’nın Brezilya’nın popüler müziği ve müziğin ritimleri, özellikle “Samba” üzerine güçlü etkisinden; ve “Vatapá” ve “Acarajé”nin yanısıra diğer Batı Afrika kökenli yemeklerin de Kuzeydoğu Brezilya bölgesel yemeklerine etkisinden söz edilebilir ve bu gerçekten çok daha büyüktür. Afrika kökenli becerilerin veya etkilerin Brezilya uygarlığına katkısının göze çarpan önemi ülkenin tarihsel ve kültürel gelişiminin her aşamasına silinmez şekilde damgasını vurmuştur.
Coşkun Barok stili, güçlü milliyetçilik duygularını betimleyen özellikleri tanımlayıncaya kadar duyumlanamadığından; oluşum döneminde Avrupa Stilinden tamamen ayrılan AfroBrezilya etkisi gelişmiştir. Beyazlar, siyahlar ve melezler Brezilya’daki ressamlar, heykeltraşlar, mimarlar, teknik ressamlar ve müzisyenler, çeşitli biçemlerin-barok, klasik, çağdaş, soyut, figuratif, karnavaldan etkilenen veya halka yakın popüler stillerin- ustaları Amerika kıtasındaki en yaratıcı sanatkarlar grubunu oluşturmuştur. Bu ana görüş etkisinden çeşitli alanlarda; mimarlıkta (Oscar Niemeyer), resimde (Cândido Portinari), müzikte (Heitor Villa Lobos), edebiyatta (Jorge Amado) ve sinemada (Glauber Rocha) zengin bir kültür doğmuştur.
Ayrıca, Brezilyalılar, karnaval gibi festivallerden, özellikle Rio de Janeiro’da “Escolas de Samba-Samba Okulları” geçit töreninden; Kuzeydoğu bölgesinin kentlerinde hayvan maskeleriyle yapılan dans “Bumba-meu-Boi”ye; Güneydoğu eyaletlerindeki şarap festivallerine kadar yayılan kendi folklörüne çok meraklıdırlar. Pekçok uluslar ve kültürler, Brezilya kültürel sahnesine çeşitli katkılarda bulunarak ustaca bir tat getirmişlerdir. Kendi farklı Avrupalı, Afrikalı, Orta Doğulu ve Asyalı görgüsünün mirasını kullanan herbir göçmen grubu, ulusun renkli ve olağanüstü çeşitlilikteki kültürünün zenginleşmesine ve gelişmesine katkıda bulunur; ancak, bunu, bu kültürel olaylar dizisine, halen canlı olarak arka fonda yeralan orijinal yerli kullanıma gölge düşürmeden yapar.
Ziyaretçiler tiyatrodan, sinemaya; televizyona; “Samba Okullarından” popüler ve klasik müziğe; mimariden heykeltraşlığa; her çeşit resimle ilgili sanata; kendi yeğlemelerinin geniş çapta kültürel belirtilerini kesinlikle bulurlar. Eğer ziyaretçiler portekizce - Brezilya’nın tek dili - okuyabiliyorlarsa o zaman gerçekten zenginliklerin Hazine Dairesine ulaşabilirler.
Spor da Brezilyalı yaşam tarzının çok önemli bir parçasıdır ve ülkenin her tarafında her türlüsü; arsalarda, kumsallarda veya Rio’nun, halkın takımlarına tempo tutarak tezahürat yaptığı, Maracanã Stadı gibi 180.000 kişilik modern stadlarda fiilen yapılır. Şüphesiz futbol rakipsiz tercihleridir. Hiçbir Brezilyalı, 2002 yılında beşinci defa dünya kupasını kazanan millî takımın başarılarını yakından takip etme cazibesine karşı koyamaz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
muzafferbadem@hotmail.com