22 Şubat 2011 Salı

Öte yandan İran son bir yıl içinde çeşitli ülkelerle 7,5 milyar dolarlık yeni doğalgaz anlaşması daha yaptı.

İran, kendisi gibi ABD ve İsrail tarafından sabah akşam tehdit edilen Suriye ile de ilişkilerini geliştirdi. İki ülke arasında stratejik işbirliği anlaşması imzalandı ve ilişkilerin geliştirilmesi hedeflendi. Halen iki ülke arasındaki ticaret hacmi 100 milyon dolar civarında. Bunun dışında İran’ın, Suriye’de bir milyar doları aşan yatırımları var. Ahmedinejad 20 Temmuz günü bu ülkeye ziyarette bulunarak ilişkilerin geliştirileceğini söyledi. İki ülke cumhurbaşkanı ayrıca işgalci Siyonist İsrail rejiminin Lübnan'a yönelik tecavüzlerinde Lübnan halkının direnişini desteklediklerini açıklayarak uluslar arası kuruluş ve ülkelerden Siyonistlerin mevcut saldırganlık ve tecavüzlerini engellemelerini istediler.

Ahmedinejad dış politika ilkelerini ise şöyle açıklıyor: “Uluslar arası ilişkiler adalet üzerine bina edilip geliştirilmelidir. İran komşusu ülkeler, Müslüman ülkeler ve bütün dünya milletleriyle ilişkilerini geliştirmeye özen gösteriyor. İran İslam Cumhuriyetinin maddi dünyayla çelişkisi tarihi bir çelişkidir. İran saldırgan, sultacı ve zorba bir tutum izlemeyen İran milletinin temel ve doğal haklarını resmen tanıyıp, teslim eden bütün ülkelerle ilişki ve işbirliğini geliştirmeye çalışıyor. İran milletinin dünya milletleriyle diyalog ve ilişkileri, kabul edilmiş evrensel mantıkî ilke ve kurallar üzerine bina edilmiş bulunuyor. Dünya toplumu, birkaç batılı devletten oluşan bir toplumla sınırlı değildir. Dünya toplumu, yeryüzünde yaşayan 6 milyar insandan oluşuyor. Bu insan topluluklarının büyük bir kısmı, uluslar arası ilişkilere egemen zalimane politika ve uygulamalara şiddetle karşı çıkmaktadır. Günümüz karmaşık şartlarda en önemli mesele, dostun düşmandan ayrıştırılması, bütün güç ve kapasitelerin mukaddes hedefler doğrultusunda kullanılması, azılı düşmanların hile, komplo, fitne, program, taktik ve stratejilerine karşı mücadele edip, İran Müslüman milletinin menfaatleri doğrultusunda bilinçli ve uyanık bir şekilde harekete geçmektir.

İki yıl içinde dış politikadan iç politikaya; savunmadan ekonomiye kadar birçok alanda başarılara imza atan Ahmedinejad, geride kalan 2 yılda daha kendisinden söz ettireceği kesin. Ahmedinejad’ın bu başarısı nedeniyle İran’da adeta muhalefet kalmadı. Ahmedinejad, sürekli tehditler alan ülkesinde, halkını kendi etrafında birleştirmeyi başardı. Bunda en önemli etmen ciddiyeti, devrimin ilkelerine sadık kalması ve halkçı yanı… Ahmedinejad hiçbir şeyi gösteriş olsun diye yapmıyor ve yaptıklarında da kararlı! Zor günlerde ülkesini yönetebileceğini de ispatladı. İşte bundan dolayı gelecek bir dönem daha yönetimde olmasına kesin gözüyle bakılıyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

muzafferbadem@hotmail.com