Bosna-Hersek'in eski bayrağı (1992-1998)Akdeniz kıyısındaki diğer şehirler gibi Bosna'da tarih sahnesindeki yerini Roma İmparatorluğu içerisinde almıştır. Roma İmparatorluğu'nun çöküşünden sonra Bosna'nın yönetimi 1200'lü yıllarda bağımsızlığını elde edene kadar çeşitli kereler el değiştirmiştir. Bağımsızlığını 260 yılı aşkın bir süre koruyan Bosna Krallığı, bu süre boyunca Macarlar ve Sırplar'a karşı topraklarını savunmak zorunda kalmıştır.
Osmanlı Devleti'nin sınırları içinde bulunan Bosna Eyaleti'nin 17'nci Yüzyıldaki bir haritası1463 yılında Osmanlı idaresi altına geçen Boşnaklar aynı zamanda Müslümanlığı da benimsemiştir. Müslümanlığı benimsemeyen Boşnakların dini vecibelerini yerine getirmesine izin veren Osmanlı idaresi Bosna topraklarında inşâ ettiği yapılar ve camilerle aynı zamanda Boşnakların gelenekleri ile kültürüne de etki etmiştir. 1878 yılına kadar devam edecek olan Osmanlı idaresi altındaki dönemde pek çok Boşnak Osmanlı idaresinde, devlet yönetiminde önemli görevlere getirilmiştir. Zayıflayan Osmanlı İmparatorluğu'nu parçalamaya karar veren müttefiklerin malî sıkıntılar içerisindeki İstanbul'a baskısı sonucu Bosna'daki Osmanlı idaresi savaşılmadan, masa başında son bularak Avusturya-Macaristan İmparatorluğu'nun kontrolüne geçmiştir.
1918 - 1941 yılları arasındaki dönem Yugoslavya'nın iç karışıklıkları ve savaşla geçmiştir. 1941 - 1945 yılları arasındaki II. Dünya Savaşı sırasında Naziler Yugoslavya'yı işgal ederek Slovenya'yı Almanya'ya, Hırvatistan'ı İtalya'ya ve Makedonya'yı Bulgaristan'a bağlayarak özellikle Yahudi ve çingenelere karşı bir etnik temizlik hareketine girişerek toplama kamplarında binlerce insanı öldürdüler.
1945 - 1990 yılları arasındaki soğuk savaş döneminin 35 yıllı Tito'nın liderligi altında geçti. Bu dönemde Bosna - Hersek'in sınırları 1918 öncesi döndü ve Boşnak'lar kültürel kimliklerine yeniden kavuştular. Batı'nın desteği ile Yugoslavya'da savaşın izleri çabuk silindi. Batılı ülkeler Yugoslavya'yı sadece ekonomik değil aynı zamanda askeri ve siyasi alanda da destekledi. 1970'li yıllarda Sovyet müdahalesi riski ile karşılaşıldığında Amerika Birleşik Devletleri Yugoslavya'yı savunmak için nükleer güce başvurabileceğini açıkladı. Soğuk savaşın son bulması ve sona eren komünist rejimle birlikte parçalanan Sovyetler Birliği'nden Yugoslavya'da etkilendi.
1986 - 1992 yılları arasında yaşanan kanlı iç savaşların sonrasında Yugoslavya parçalandı. Aşırı milliyetçi Slobodan Miloşeviç ve onun desteklediği militanlarca büyük Sırbistan'ı kurma hayalleri ile sistematik bir soykırım gerçekleştirildi. Bu dönemde 100.000'in üzerinde Boşnak yaşamını kaybetti. Sırpların başta Saraybosna olmak üzere kuşatma altında tuttuğu şehirleri bombalamasına, sniper ateşi ile masum sivilleri öldürmesine, başta aydınlar olmak üzere seçilmiş kişilerin toplama kamplarında öldürülmesi ile gerçekleştirilen etnik temizlik hareketine batılı ülkeler; uzun süre gereken tepkiyi göstermeyerek soykırıma seyirci kaldı.
Şubat 1992'de bağımsızlığını ilan eden Bosna - Hersek 7 Nisan 1992'de ABD ve diğer batılı ülkelerce tanındı ve 22 Mayıs 1992'de Birleşmiş Milletler'e yaptığı üyelik başvurusu kabul edildi.
Bosna'daki savaş 1992 yılının ilkbaharında başladı. Bosna'nın kuzeyini hedef alan saldırıların amacı bu bölgelerden Boşnak ve Hırvatları uzaklaştırarak Sırp devletini kurmaktı. Sırpların bu saldırıları bölgedeki diğer etnik gruplar için tam bir felakete dönüştü. Kuşatma altındaki şehirler ve mülteci kamplarında pek çoğu öldürüldü ve işkenceye uğradı.
Savaşın ilk aylarında askeri olmayan doğudaki pek çok Boşnak şehri sırpların saldırıları sonucu kolayca düştü. Ancak şehri çeviren tepelerinde yardımıyla Srebrenitsa saldırılara karşı kendisini başarıyla savundu.
1993'te Birleşmiş Milletler altı yerleşim birimini "güvenli bölge" ilan etti; Srebrenitsa da bunlardan birisiydi. Amaç sınırları korunabilir hale getirerek barış için görüşülebilir bir zemin oluşturmaktı.
Mayıs 1995'te Sırplar Saraybosna'daki kuşatmayı şiddetlendirdi ve Nato Sırplara karşı hava saldırısı düzenlendi. Buna missilleme olarak Sırplar, altı güvenli bölgeyi bombalayarak 300 Birleşmiş Milletler askerini rehin aldı. Sırpların şehre yaklaşması üzerine, Srebrenitsa'daki Müslüman Boşnaklar, Hollandalı askerlerin kendilerini savunmasını istemiştir. Buna rağmen red cevabı aldıklarında, güvenli bölge olduğu için şehre girilirken ellerinden alınan silahların teslimi ve şehrin bizzat Boşnaklar tarafından savunulması yönündeki taleplerini ilettikleri halde, Boşnaklar silahsız ve yalnız bırakılmakmıştır. Temmuz 1995'te general Mladic komutasındaki Sırp güçleri Srebrenitsa'daki Hollandalı Birleşmiş Milletler güçleriyle anlaşarak şehri hedef aldı. Yaklaşık 25,000 Boşnak Sırp tehdidi üzerine şehri terk ederek bir başka güvenli bölge olan Potocari'ye ulaştı. Sırplar Srebsenitsa'ya geldiğinde Hollandalı Birleşmiş Milletler gücü komutanı, Sırpları engellemek yerine onlara katliam konusunda yardımcı oldu. Rivayete göre Hollandalı birliklerin komutanı, Sırp general Mladic ile karşılıklı olarak kadeh bile kaldırmıştır. Hollandalı birlikler hiç müdahale bulunmamış, hatta soykırımın düzgün bir şekilde gerçekleştirilmesi için katliama yardımcı bile olmuşlardır. Kadın ve çocuklar ayrıldıktan sonra askerlik çağına gelmiş olan erkekler otobüslere bindirilip kampın yakınında kurşuna dizilerek öldürülmüştür. II. Dünya Savaşı'ndan sonraki bu en büyük soykırımda 10-15 bin Boşnak'ın katledildiği iddia edilmektedir. Kızılhaç yetkilileri bu olaylar sırasında 7.500-8000 kişinin kaybolduğunu bildirmiştir. Olayın en ilginç tarafı ise, bu olaydan utanması gereken Hollandalı birlikler, memleketlerine döndüklerinde Hollanda hükümeti tarafından "madalya" ile ödüllendirilmişlerdir.
Amerika Birleşik Devletleri Dışişleri Bakanlığı tarafından eski Sırbistan Cumhurbaşkanı Slobodan Milosevic ve soykırım suçluları Radovan Karadzic ile Sırp General Ratko Mladic'in Soykırım suçlarından arandıklarını ve başlarına 5 Milyon Dolar ödül verileceğini gösteren ilânı.Srebrenitsa Katliamı'nın ardından o güne kadar olaylara kayıtsız kalan batı kamuoyunda Sırplara karşı baskılar arttı ve 1995 yılı sonlarında savaş son buldu.
Bosna-Hersek'in Konumu
Bosna-Hersek Haritası
Bosna-Hersek HaritasıM.Ö. 1. yy: Romalıların bugünkü B-H toprakları üzerinde hakimiyet kurması.
476 : Roma İmparatorluğu’nun yıkılması ve bölgenin Ostrogotların ve daha sonra Bizans ’ın eline geçmesi.
650 : Hırvat ve Sırpların Balkanlara göç etmeleri (Bazı kaynaklar Hırvat ve Sırpların bugünkü İran’dan Balkanlara göç ettiklerini iddia etmektedir).
1102 : Bölgenin Macar hakimiyetine geçmesi.
1167-1180 : Bölgenin tekrar Bizans’ın kontrolüne geçmesi.
1180-1204 : Ban Kulin’in hakimiyeti.
1322-1353 : Ban Stephen Kotromanic’in egemenliği.
1353-1391 : Kral Stephen Tvrtko’nun egemenliği.
1366 : Osmanlıların Balkanlardaki ilk kazanımları.
1382-1386 : Osmanlıların Bulgaristan, Arnavutluk ve Sırbistan’da toprak kazanımları.
1389 : Kosova Meydan Savaşı.
1463 : Bosna’nın Fatih Sultan Mehmet tarafından fethedilerek Rumeli Eyaletine bağlı bir sancak statüsüyle Osmanlı İmparatorluğu’na katılması.
1483 : Osmanlıların Hersek’i fethi.
1492 : Engizisyon zulmünden kaçan Yahudilerin Balkanlara ve özellikle Bosna’ya yerleşmeleri.
1583 : Bosna’nın eyalet statüsü kazanması.
1699 : Karlofça Antlaşması (Habsburg İmparatorluğu’nun Macaristan’ı ele geçirmesi).
1789 : Fransız ihtilali ve Avrupa’da milliyetçilik akımlarının güçlenmesi.
1804 : Sırp soylularının Osmanlı yönetimine karşı ayaklanması.
1807 : Sırp otonomisinin kabulü.
1812 : Osmanlı yönetiminin Sırbistan üzerinde tekrar hakimiyet sağlaması.
1875 : Bosna’da dinî çekişmelerin başlaması.
1878 : 93 Harbi (1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı)'nı takiben yapılan Berlin Antlaşması (1878)hükümleri uyarınca Bosna’nın Avusturya-Macaristan yönetimine bırakılması.
1908 : Bosna’nın Avusturya tarafından ilhâkı.
1912-1913 : Balkan savaşları.
1914 : Avusturya-Macaristan İmparatorluğu veliaht prensi Franz Ferdinand ve eşinin Sarajevo (Saraybosna)’da Gavrilo Princip adlı bir Sırp milliyetçisi tarafından öldürülmesi ve I. Dünya Savaşı’nın başlaması.
1918 : Bosna’nın I. Dünya Savaşı sonrası kurulan Sırp-Hırvat-Sloven Krallığı’nın bir parçası olması.
1921 : Kral Alexander’ın iktidarı ve ülke adının Yugoslavya (Güney Slavların Ülkesi) olarak değiştirilmesi.
1929 : Yugoslavya’da çok partili demokrasiye geçme çabaları, ancak başarılı olunamaması.
1941 : Bosna’nın Almanya tarafından ilan edilen "Hırvatistan Bağımsız Devleti"nin yönetimi altına girmesi. Almanya’nın kontrolü altındaki Hırvat milliyetçisi Ustaşalerin yönetimi ele geçirmesi. Partizan ve Çetniklerin (Sırp milliyetçisi) Almanya’ya ve Ustaşa yönetimine karşı direniş başlatmaları.
1945 : Josip Broz Tito’nun yeni Yugoslavya’yı kurması, II. Dünya Savaşı’nın sonu.
1948 : Tito ve Stalin arasındaki anlaşmazlık neticesinde Yugoslavya’nın Kominform’dan ihraç edilmesi.
1974 : YFSC’de Müslümanlara etnik statü tanınması.
1980 : Tito’nun ölümü.
1990 : Slobodan Miloşeviç’in Sırbistan Cumhurbaşkanlığı’na seçilmesi. Milliyetçi Sırp hareketlerinin ateşlenmesi.
1991 : Slovenya ve Hırvatistan’ın Yugoslavya’dan ayrılması, Belgrad tarafından kontrol edilen Yugoslav Ordusu’nun bu ülkelere saldırması.Birleşmiş Milletler’ in eski Yugoslavya’ya silah ambargosu uygulaması.
1992 : Referandum akabinde Bosna-Hersek’in bağımsızlık ilan etmesi, buna karşılık Bosnalı Sırpların da Republika Srpska’yı ilanı, ülke içi çatışmaların başlaması. BM’nin Hırvatistan’daki çatışmaların Bosna-Hersek’e yayılmasını önlemek amacıyla UNPROFOR Karargahı’nı Sarajevo’ya yerleştirmesi. Sırp-H
1993 : B-H’in etnik temeller çerçevesinde kantonlara ayrılmasını öngören Vance-Owen planı nın Bosnalı Sırplar tarafından reddedilmesi. Boşnaklar ve Hırvatlar arasında çatışmaların başlaması. NATO uçaklarının BM’nin uçuş yasağını uygulamaya koyması. BM Güvenlik Konseyi’nin Boşnaklar için 6 güvenlikli bölge ilan etmesi.
1994 : Hırvatlar ve Boşnakların, aralarındaki çatışmaları sona erdiren anlaşmayı imzalamaları. NATO’nun Bosnalı Sırplara geri çekilmeleri hususunda ültimatomu. 50 uçağın katılımı ile NATO’nun Bosna Sırp Yönetimi’nin askeri havaalanlarını bombalaması.
1995 : Boşnak ve Hırvat güçlerinin Sırpların kontrolündeki Orta ve Batı Bosna’da ilerlemeleri. NATO’nun artan hava saldırıları sonucu tarafların ateşkesi kabulü.
14 Aralık’ta Paris’te “Dayton Barış Antlaşması”nın imzalanması ve Bosna-Hersek Devletinin kurulması. BM Güvenlik Konseyi’nin barış gücü faaliyetlerini NATO’ya devretmesi. Dayton Barış Antlaşması’nın askeri yönlerini uygulamak amacıyla NATO liderliğinde 60.000 kişilik IFOR’un (Implementation Force) ülkeye yerleştirilmesi.
1996 : IFOR’un yerini daha az personele sahip SFOR’un (Stabilization Force, halen 17.700 kişi) alması. Dayton Barış Antlaşması’nın sivil yönlerini uygulamakla yükümlü Yüksek Temsilcilik Ofisi ’nin (OHR-Office of High Representative) faaliyete geçmesi. Bosna-Hersek’in ilk üçlü Başkanlık Konseyi üyelerinin seçimle göreve gelmesi: Aliya İzzetbegoviç (Boşnak üye), Kresimir Zubak (Hırvat üye), Momcilo krajisnik (Sırp üye).
1997 : 4 Şubat: Statüsü Dayton Barış Antlaşması'yla düzenlenmemiş olan ihtilaflı Brcko Bölgesi’nin uluslar arası yönetime devredilmesi.
1998 : 22 Haziran: Bosna-Hersek’in para birimi Konvertibl Mark (KM)’ın yürürlüğe girmesi
2001 : Eski Yugoslavya Uluslararası Ceza Mahkemesi tarafından aranan sanıklardan, Slobodan Miloseviç’in, Bosna-Hersek, Kosova ve Hırvatistan’daki suçlarla ilgili olarak yargılanmak üzere, Mahkemeye teslim edilmesi .
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
muzafferbadem@hotmail.com