28 Eylül 2017 Perşembe

Mor'ların Ülkesi: Moritanya

MORİTANYA SİYASİ HARİTASI
Resmî adı Moritanya İslam Cumhuriyeti olan ülke 28 Kasım 1960 günü Fransız sömürgeciliğinden kurtularak istiklalini ilan etti.
Atlas Okyanusu sahilindeki başkenti Nuakşot dışındaki büyük şehirleri Nouâdhibu (Envâdîbu), Rosso (Rûsû), Zouerate (Ezvîrat), Adil Bagru, Atar ve Valata’dır.
Batısında; Atlas Okyanusu,
güneybatısında; Senegal,
güneydoğu ve doğusunda; Mali,
kuzeydoğusunda; Cezayir,
kuzeyinde; Batı Sahra yer alır.
Coğrafi bakımdan Mağrib denilen Kuzey Afrika’nın bir parçası kabul edildiği gibi özellikle insan yapısı ile Batı Afrika ülkeleri arasına da dâhil edilmektedir.

Ülkenin nüfusu 2017 tahminlerine göre 4.266.448 olup % 60’dan fazlası şehirlerde yaşamaktadır ve dünyada halkının tamamı Müslüman olan birkaç ülkeden birisidir.
 Halkının % 40’ını Haratin denilen Moritanya’nın siyahi tenli ilk yerlileri, % 30’unu beyaz tenli Morlar da denilen ve ülke yönetimini ellerinde bulunduran Arap-Berberi asıllılar ile kalan  % 30’unu Sahraaltı Afrika kökenli Fülâni (Pöl), Soninke, Volof ve Bambara toplulukları oluşturur.

1.041.616 km2’lik yüzölçümünün sadece % 0,2’si ziraata elverişlidir.
Bunlar da güney komşusu Senegal ile arasını ayıran ve tabii sınırlarını meydana getiren aynı isimdeki nehrin kenarındaki ekilebilir arazilerdir.
Ülkede resmî dil Arapça ise de Fransızca, sömürgecilikten bu tarafa idari yazışmalarda kullanılmaktadır.
Ayrıca Batı Afrika’nın yerel dillerinden Fülâni de denen Pular (Pöl), Soninke ve Senegallilerin çoğunun konuştuğu Volof da yaygındır.
Büyük Sahra’nın batı bölgesinde yer aldığı için çöllerle kaplı arazisinde demir, alçıtaşı, bakır, fosfat, elmas ve altın ile Atlas Okyanusu'ndan elde edilen balık önemli geçim kaynağıdır.
Yine okyanusun sahile yakın bir noktasında bulunan ve Şinkit adı verilen petrol yataklarının verimliliği ilk zamanlarındaki kadar verimli değildir.

Ülkenin tamamına yakını çöllerle kaplı olup coğrafyasının çoğu insan hayatına fazla elverişli değildir. Son yıllarda sahile yakın okyanus kısmında bulunan petrol kaynakları sebebiyle bir anda dünyanın dikkatlerini üzerine çekmiştir.

Batı Afrika’nın bilinen en köklü idarelerinden 8.asırda yükselişe geçen ve Kumbi Salih isimli şehri başkent yapan Gana Krallığı aynı bölgede daha önce varlık gösteren Vagadu İmparatorluğu'nun devamıdır.
Bu tarihî devletler bugünkü Mali ve Moritanya topraklarında kurulmuşlardı.
Daha sonra kuzey-güney istikametlerindeki hac kervanlarının güzergâhındaki Evgadost şehri de 990 yılında buraya bağlandı, altın ve tuz ticareti ile çok gelişti.
Mağrip ile bugünkü Moritanya arasında ticareti Berberilerin başlıca iki kolundan Senhâce idare ederken kervanları ise diğer ikinci kol olan ve birincilerin rakibi konumundaki Zenâte ile müttefikleri Araplar düzenlemekteydiler.
Bunlar önce Fas’taki Sicilmase’yi, ardından Moritanya’daki Evgadost’u idarelerine aldılar.
Zenâtelerin bölgedeki Şii bir topluluk olduğu ve Senhâcelerin ise ticari üstünlüğünün sona erdiği 11.asrın ortalarında içlerinden bir kabile reisinin hicaza gidip beraberinde Maliki mezhebinden bir sünni âlimle gelmesinden sonra yeniden üstünlük sağlayıp Murabıtlar adıyla yeni bir güç oluşturarak Sicilmase ve Evgadost gibi iki önemli merkezi 1054’te idarelerine aldıkları bilinmektedir.

11-12.asırlarda hassaten tüm Mağrip bölgesi ile Endülüs’e kadar tesir eden Murabıtlar devleti önce Senegal nehri üzerindeki bir adacıkta Maliki mezhebine mensup müritlerin bulunduğu bir zaviyede Gana Krallığına rakip olarak kuruldu.
Önce Evgadost ve Kumbi Salih’i idaresine aldı, ardından kuzeye doğru genişledi ve Fas’ın önemli şehirlerinden Merâkeş’i kendisine merkez yaptı.
Buradan Malikiliği Moritanya, Fas ve Endülüste geniş bir coğrafyanın mezhebi hâline getirdiler. Murabıtlar uzun ömürlü olamadılarsa bile bölgede kalıcı izler bıraktılar ve özellikle güneyde Pöl ve Tekrur putperest krallığının İslamiyet’i kabul etmesine vesile oldular.
Ayrıca Gana Krallığının düşüşünü hazırladılar ve Moritanya’da Müslümanlığın yerleşmesi onların gayretleriyle gerçekleşti.
Arap dünyası ile bağlantıları da bu dönemde başladı. 

Moritanya XII. yüzyılda Mali İmparatorluğu’nun idaresine geçti ve aynı yüzyılda inşa edilen Tişit şehri ticaret gelirleri yanında ilmi merkez olarak da öne çıkarken 14.asırda Şingetti, Valata ve Vaddan şehirleri epeyce geliştiler.
XV. yüzyılda ülkenin kuzeyine gelip yerleşen ve Yemen asıllı oldukları rivayet edilen Beni Hasan kabilesi zamanla buranın yerlisi olan Senhâce kabileleriyle savaştıktan sonra birbirleri ile kaynaştılar ve bugün Hasaniye diye bilinen Arapçanın bu ülkeye mahsus lehçesi bu birliktelikten doğdu.
17.asırda bu gelişmelere yerel tepkiler gösterilirken Brakna, Tagant, Hodh ve Adrar’da yeni emirlikler doğdu ve aralarında bir asrı geçen rekabet süreci başladı.
Ama bu durum Araplar, Berberiler ve Batı Afrika kökenliler arasındaki yakınlaşmaya da zemin hazırladı ve Mor denilen yeni melez bir toplumu ortaya çıkardı.
Arap savaşçılar, ilim ve ticarete ağırlık veren Berberiler ile Batı Afrika kökenliler arasındaki ayrışma tamamen ortadan kalkmadığı gibi aralarında sınıf farkı doğarak aşılması zor ayrışmalar da oldu. 17-18.asırlarda bir dinî ve eğitim merkezi olarak doğan Şinkit şehri bölgedeki hacı adaylarının sefere çıktığı yer olması yanında bugüne kadar varlığını sürdüren kütüphaneleri ile tanındı.
Hatta buranın nüfuzu bölgenin tamamında hissedildi ve Fransızlar bölgeyi işgal edip Moritanya adıyla bir sömürge kurarken bu etki alanını esas alıp ülkenin sınırlarını çizdiler. 

1858 yılından itibaren Atlas Okyanusu'nun Moritanya sahillerini de işgal sürecinde Senegal’in Saint-Louis adını verdikleri liman şehrine bağladılar.
1902 yılından itibaren sahil kısmından iç kısımlarını işgale başladılar ve bir yıl sonra burasını himaye adı altında kendilerine bağlasalar da 1920’de sömürge ilan edilerek Senegal merkezli Fransız Batı Afrika valiliğine bağlandı.
Yerli halkın sömürgeciliğe karşı direnişi 1934 yılına kadar devam etti.
Ülke 1946 yılında Fransız Birliği’nin denizaşırı toprağı yapıldı.
Fas Krallığı 1955 yılında bağımsızlığını alınca Moritanya’nın da kendi sınırları içinde yer aldığını iddia etti.
1961-1972 yılları arasında Fas hükûmetlerinde Moritanya ve Sahra Bakanlığı vardı.
Ancak daha sonra bu iddialarından vazgeçerek burayı tanıdılar.

Buraya sömürgecilikle ilgili kitaplar yazanlar Xavier Coppolani, Batı Moritanya adıyla hitap etti ve sömürgeciler buradaki insanları antik Roma’nın Kuzey Afrika’daki Berberiler için kullandıkları Mor kabilesi isminden hareketle Morların ülkesi anlamında Moritanya dediler.
Yaklaşık yarım asırdır sömürge idaresi altında tutulduğu bir dönemde önce yerel bir icra kurulu oluşturularak başına avukat Muhtar Uld Daddah getirildi.
28 Kasım 1958 günü yapılan referandum sonucu kabul edilen anayasaya göre bir yıl sonra parlamenter yönetime geçme kararı alındı.
Moritanya İslam Cumhuriyeti adıyla bağımsızlığını ilan etmesi ise 28 Kasım 1960 günü gerçekleşti. Buranın kendisinin tabii uzantısı olduğunu iddia eden Fas ve Arap Birliği Teşkilatı bu karara karşı çıktıysa da daha sonra bu iddialarından vazgeçtiler.
Birleşmiş Milletlerce tanınması ise 27 Ekim 1961’de gerçekleşti.

Muhtar Uld Daddah ülkenin ilk cumhurbaşkanı seçildi ve 1966’da yapılan seçimi de kazandı.
1970’li yıllarda artan şehirleşmeye dayalı olarak farklı soydan topluluklar arasında gerginlikler yaşandı.
Ayrıca Fas ile Cezayir’in Moritanya’nın iç işlerine müdahaleye varan tavırları, Marksist ve Maocu sendikaların aşırılıkları yüzünden tek partili siyasi hayatı dayatıp bunu 1975 yılına kadar devam ettirdi.
Batı Sahra’da aynı yıl İspanya’nın çekilmesinden sonra Polisario özellikle başkent Nuakşot’a kadar ülkenin kuzey şehirlerinde saldırılar yapınca gelişmelerden rahatsız olan Moritanya askerleri 10 Temmuz 1978’de darbe yapıp Muhtar Uld Daddah’ı iktidardan uzaklaştırdılar ve yerine yarbay Mustafa Uld Muhammed Saleck’i geçirdiler ve ardından Polisario ile barış antlaşması imzalandı. 1980 yılında düzenlenen yeni anayasa ile yerine Muhammed Khouna Uld Haidalla geçti.
Siyahi tenli halkı ile Mor toplumu birçok darbe girişimine sebebiyet vermekle itham edilip üzerlerinde baskılar uygulandı.

Albay Muaviye Uld Sidi Ahmed Taya 12 Aralık 1984 günü askeri darbe ile ülke yönetimini ele geçirdi ve ilerleyen senelerde yapılan seçimleri de kazanarak 2005 yılına kadar 21 yıl iktidarını korudu.
3 Ağustos 2005 günü albay Ely Uld Muhammed Vall bu defa darbe yapıp ülkenin başına geçtiyse de verdiği sözleri tutamadı.
Devletbaşkanlığı seçimlerini 30 yıl sonra bir sivil olan Sidi Muhammed Uld Şeyh Abdullah kazandı ve iki yıl görevde kaldı.
6 Ağustos 2008’de ülke yeni bir darbe ile karşılaştı ve Muhammed Uld Abdülaziz Moritanya’nın başına geçti ve halen bu görevi yürütmektedir.

Fas ile Moritanya arasında Atlas Okyanusu sahili arasında yer alan Batı Sahra adlı bölgeyi Rio del Oro adıyla sömürgeleştiren İspanya 1975 yılında buradan çekilince toprakların önemli bir kısmını Fas Krallığı, az bir kısmına ise Moritanya Kasım ayında el koydu.
7 Kasım 1979 günü Batı Sahra Demokratik Arap Cumhuriyeti’nin bağımsızlığı için mücadele eden Polisario direniş örgütü ile anlaşmasının ardından ele geçirdiği yerlerden çekildi.

Nüfusunun %40’ı fakirlik sınırının altında yaşayan Moritanya’da eğitim imkânları oldukça kısıtlı olup öğrenciler derslerini genelde ahşap levhalar üzerine yazarak görmektedirler.
İsrail, Moritanya’yı Batı Afrika ülkeleri üzerinde hâkimiyet kurmak için önemli bir ortak kabul etmiş ve burada bazı teşebbüslerde bulunmuştu.
Kıtanın diğer bölgelerinde olduğu gibi tamamı Müslüman olan bu ülkede misyonerler faal iken aynı zamanda Siyonistler de bazı faaliyetlerde bulundular.
Tüm bölgede olduğu gibi burada da Kadiriye ve Ticaniye en yaygın iki tarikattır. Yaklaşık çeyrek asırdır Afrika’nın birçok bölgesi gibi Moritanya’da da Selefiliğe bağlananlar Malikilik ve tarikatlara karşı tavırları ile dikkat çekerken İran üzerinden Şii etkileşimi de ülke topraklarına girmeye başlamışsa da halk her ikisine de mümkün mertebe mesafeli durmaktadır.
Özellikle Şiiliğin tüm Afrika’da yayılması karşısında ülke olarak tedbir alınmasını istiyor.
Geleneksel İslam eğitiminin yaygın olduğu Moritanya’da dinî ilim öğrenme çevreleri Kaédi, Nuakşot, Butilimit, Muderdra, Şingit gibi şehirlerde yaygındır. 

Günümüzde 12 vilayete ayrılan ülkenin başkenti Nuakşot olup Fas ile Senegal arasında gidip gelen kervanların konaklama yeri iken Fransız sömürge idaresince Moritanya adlı askeri bölgenin merkezi ve 1903 yılında kasr dedikleri bir bina ile o günkü ihtiyaca cevap verecek bir liman yapıldı.
1958 yılında bağımsızlık süreci başlayınca yeni devletin kamu binaları ve bakanlıklar inşa edildi.
1970 yılı için 8 bin kişinin yaşayacağı bir şehir planlanarak çalışmalara başlansa da bahsedilen son nüfusu 40 bini geçmişti.

Bugün 4,5 milyonu geçen nüfusun % 30’dan fazlası sadece başkentte yaşamaktadır.
Şehirde ilk defa 1963 yılında İbn Abbas Camii inşa edildi. 
Buraya Fas mimarisine benzediği için Mağribi, minaresi ise Suudi Arabistan tarafından sağlanan destekle inşa edildiği için de Suudi olarak da isimlendirilmektedir.
1967’de camii sayısı 17 olurken aradan geçen 60 yıla yakın sürede yüzlerce küçük büyük cami ve mescid başkentin değişik semtlerinde ibadete açıldı.
2003 yılındaki cami sayısı 617 olmuş ve yarıdan fazlası Basra Körfezi ülkelerinin maddi destekleri ile inşa edilmişti. Moritanya’daki tüm camiler sadece ibadet mekânı kabul edildiğinden buralara Müslüman olmayanların ziyaret için dahi girmelerine müsaade edilmemektedir.
Şehirde Fransızların inşa ettiği katedral ise Avrupalı ve bazı Batı Afrikalı Hristiyanlara ibadet imkânı sunuyor.

Bu ülkeye mahsus kölelik uygulamasının 1980 yılına kadar devam ettiği ve önlenmesi için alınan tedbirlerin tam uygulanamadığına dair iddialar zaman zaman gündeme geldi.
1989 yılı Nisan ayında kuraklığa dayalı Senegal nehri havzasından su temini konusunda çıkan gerginlik iki komşu ülkeyi savaşacak konuma getirdi.

Çatışmalarda onlarca insan ölürken tesiri 3sene devam eden bu ortamda 160 bin Moritanyalı Senegal’den, 60 bin Senegalli de Moritanya’dan Cezayir, İspanya, Fas ve Fransa’nın sağladığı hava yolu köprüsü ile asli vatanlarına göçtüler.
21 Ağustos 1989’de kopan ikili diplomatik ilişkiler 2 Mayıs 1992’de yeniden tesis edilebildi. Moritanya’nın mevcut anayasası 20 Temmuz 1991’de kabul edildi.
2006 ve 2012’de iki defa gözden geçirildi.
İslam’ın emirlerine azami dikkat edildiği gibi evrensel insan hakları ve Afrika Birliği insan ve toplum hakları ile ilgili kanuna da yer vermektedir.
ABD ve Fransa Sahra-Sahel hattını kıtadaki menfaatleri için hayati görüp burada son yıllarda terör eylemleri gerçekleştirmeye başlayan örgütlerle mücadele etmek bahanesiyle Nijer, Mali, Çad ve Burkina Faso ile Moritanya’nın da içinde bulunduğu bir güvenlik birimi kurarak bölgede çok sayıda asker bulunduruyorlar.

Yazan  Prof. Dr. Ahmet KAVAS | İstanbul Medeniyet Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi
Pazartesi,
03 Nisan 2017

Kaynak: http://www.diyanetdergi.com/dunya-muslumanlari/item/868-mor-larin-ulkesi-moritanya

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

muzafferbadem@hotmail.com